Kentdeha – DEHA TV Radyo

Antikçağ’ın En Görkemli Tanığı: Sedir

Antikçağ’ın En Görkemli Tanığı: Sedir
Meryem Karakurt( [email protected] )
110 views
14 Mart 2023 - 0:00

“Sedir Ağacı,

Bizden önce de vardı sonra da olacak.

Gılgamışta, Hititlerin duasında var.

Sedir ağacının tatlı kokusunu duy…

Toprağına dön… Evine dön…”

En eski kaynakları mısır dönemine tarihlenen Sedir, Hitit çivi yazılı metinlerinde GISERİN olarak karşımıza çıkmaktadır. Renk, koku, kalite olarak kendi arasında türlere ayrılan sedir ormanları bilinen dünyada Lübnan, Suriye ve Türkiye’de doğal bir yayılım göstermiştir. Doğal yayılım alanlarına sık sık seferler düzenleyen bazı devletler özellikle sedir ormanlarına hâkim olmak için savaşmışlardır. Bu devletlere örnek vermek gerekirse MÖ III’lerde Assurlular, Babiller ve Persler Lübnan dağlarına aynı zamanda Kenan ve Fenike kıyı şehirlerine sık sık seferler düzenlemişlerdir. Bu seferler sonucunda kazanılan zaferler ordunun komutasındaki kral için gurur kaynağı sayılmıştır.

Açıklamaya örnek vermek gerekirse, Asurlu Tiglat-Pileser kuzeye doğru sefere çıktığında Lübnan topraklarından sedir ağaçları için seferler başlatmışlar ve kral, Tanrının isteği için bu seferleri yaptığını, özellikle tapınak yapmak için Asur topraklarına bunları taşıdığını ifade etmiştir. Bu seferin kazancı kral için adeta övünç ve gurur kaynağıdır.

“Ben fetih ettiğim ülkelerden, sedir ağacı, şimşir ve meşe ağacı getirdim… Ağaçlar hiçbir atamın (kral) getirdikleri gibi değildir… Asur bahçelerinde bunların olmasından büyümelerine neden oldum.”

Kutsal kitaplara konu olan kutsal ağaç, MÖ I. binyılın ortalarında, İskit kadınlarının servi ve sedir ağaçlarının özlerinden merhem yaptıkları ve bu merhemi çam sakızı ve su ile karıştırarak macun kıvamına getirip, bu macunu özellikle yüz bölgesinde kullandıkları bilinmektedir.

MÖ 1100’lü yıllara gelindiğinde, Mısır Tanrısı Amon’un rahibi olan Venomon Karnak’ta Amon’a ait kutsal bir sandal inşa etmek için sedir ağacı getirme maksadıyla Biblos’a gönderilmiştir. Dor kentinde konaklayanlar sedir ağacı karşılığında altın ve gümüş vermeyi kabul etmişlerdir. Sedir karşılığında verilen ürünlere baktığımızda bu ağacın sıradan olmadığını daha soylu amaçlar için kullanıldığını görmek mümkündür. Tütsü kullanımı, merhem kullanımı, ev ya da gemi yapımı gibi kullanım alanlarına da baktığımızda Tanrıların Kutsal Odunu olarak kullanıldığını görmemiz mümkündür.

Sonuç olarak sedir hakkında dayanıklılığın, sonsuz yaşamın, ölümün aynı zamanda sonsuzluğun, simgesi olduğunu söyleyebiliriz. Mısır yazıtlarında, Asur-Babil stellerinde, Diadoros’un Siculus’un Evrensel tarihinde, Ovidius da, Plinius da sedir ağacının kutsallığını okur, binlerce yıl sonra bile kokular aracılığıyla bugüne etkisini hissediyoruz.

Sözlerimi aşk şarkıcısı Süleyman’ın sevgilisini tanımladığı şu cümleyle bitirmek istiyorum. “Çehresi Lübnan gibi, Sedirler kadar mükemmel…”

Doktorant Meryem Karakurt

NOT: Yazıların tüm hukuki sorumluluğu yazarlara aittir.